‘Bel fıtığım var, mutlaka ameliyat olmalıyım’ düşüncesinin doğru olmadığını belirten Özel Sağlık Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Bülent Bozyiğit, bel fıtığı ve ağrıları tedavisinde uygulanan ameliyatsız (algolojik) yöntemlerin başarılı sonuçlar verdiğini söyledi.
Bel fıtığının çok çeşitli aşamaları olduğunu kaydeden Bozyiğit, erken dönemde uygulanan algolojik tedavi yöntemleriyle ameliyata gerek kalmadan tedavi gerçekleştirilebildiğine dikkat çekti.
Bel fıtığında, en son aşamada eğer bir güç kaybı ve benzeri problemler geliştiyse, dayanılmaz ağrılar varsa o aşamada hastalara ameliyat önerdiklerini hatırlatan Op. Dr. Bülent Bozyiğit, “Hastanemizde uyguladığımız kapalı yöntemler diye adlandırılan endoskopik cerrahi yöntemini de yapıyoruz. Ama bunun öncesinde eğer hasta ilaç tedavisinden fayda görmediyse bizim algolojik işlemler dediğimiz ameliyatsız bel fıtığı tedavileri de mümkün. Bunların başında radyofrekans tedavisi, intradiskal ozon tedavisi, lazer tedavisi, nokta atışı enjeksiyonlar ve nükleoplasti yöntemleri geliyor. Ama her fıtık bu müdahalelere uygun olmuyor. Eğer fıtık küçükse hastaya da cerrahi önermiyorsak bu yöntemleri uygulayabiliyoruz” diye konuştu.
BASKI VE AĞRI AZALTILIYOR
Algolojik tedavi yöntemleri hakkında bilgi veren Bozyiğit şunları söyledi: “Nükleoplasti yönteminde fıtığın içine bir elektrotla girip, fıtıklaşmış dokuyu buharlaştırıyoruz; oradaki basıncı ve ağrıyı azaltıyoruz. Radyofrekans tedavisiyle bu bölgede hem fıtığı bir miktar küçültüyoruz; hem de ağrıya neden olan sinirleri termal etkiyle yakarak o ağrıların önüne geçebiliyoruz. Nokta atışı enjeksiyonlarda ise sinir etrafına vermiş olduğumuz bir takım ilaçlarla hastanın ağrısını ortadan kaldırabiliyoruz. Hastanemizde ameliyatsız bel fıtığı tedavisi yöntemlerinin hepsini deneyimli kadromuzla birlikte başarılı bir şekilde uyguluyoruz”
MUTLAKA UZMAN HEKİME DANIŞIN
Bel fıtığı şüphesi olanların mutlaka uzman hekime danışması gerektiğine dikkat çeken Op. Dr. Bülent Bozyiğit, sözlerine şöyle devam etti: “Bel fıtığı omurlardaki disklerin arasındaki yapıların baskı ve yırtılmasıyla meydana gelir. Ailesel yatkınlık, travma, bir anda yapılan ters hareket, ağır işler gerektiren meslekler nedeniyle görülme riski artmaktadır. Bel ağrısı, bacak ağrısı, uyuşma, his ve güç kaybı gibi belirtilerle kendini gösterir. Erken tanı ve tedavi bu hastalıkta da çok önemlidir. Eğer bu tarz belirtiler yaşıyorsanız, vakit kaybetmeden uzman hekime görünmeniz gerekmektedir. Çünkü bel fıtığında yaşanan gecikmeler geri dönülmez sonuçlara yol açabilir”